14 Temmuz Salı günü (dün) 21:30 saatlerinde, blockchain ve kripto para dünyasının tanınmış üç ismi; İsmail Hakkı Polat, Cemil Şinasi Türün ve Erkan Öz, Paribu sponsorluğunda BTCHaber’in online canlı yayını KriptoVeteran’da buluştu. Merkezsiz Finans, finansın ve teknolojinin geleceği gibi son derece önemli konuların konuşulduğu, uzman görüşlerinin alındığı bu yayında; yorumcularımızdan akademisyen İsmail Hakkı Polat da yayının moderatörlüğünü üstlendi ve görüşlerini bildirdi.
Kripto para dünyasının duayen isimlerinden, akademisyen İsmail Hakkı Polat yayın sırasında yorumcuların görüşlerini ve izleyicilerin sorularını alırken; kendisi de merkezsiz finans hakkında görüşlerini şöyle belirtti:
“Biraz çekinerek baktığım bir konsept. 2017’deki ICO kripto para arzlarının, Ethereum’un getirdiği akıllı sözleşme mantığından uzaklaştırıp saadet zincirine götürmesi gibi bir durumun yaşanmasından çekiniyorum.”
Uzman isim sözlerine şöyle devam etti:
“Bankacılık ve finans sisteminde, belli bir kapitaliniz veya siciliniz olmadan o sisteme giremiyorsunuz. Merkezsiz Finans ile gelen olgu, herkesin kullanımına açık ve belli şartlar olmadan para transferi ve kontrolün kendi ellerine alındığı bir duruma ilerliyor. Bu sistemi kısaca herkese açık blok zincir temelli başlayan, dağıtık ağlar üzerinde çalışan, finansal uygulamaların ekosistemi olarak tanımlayabiliriz.
Merkezsiz Finanstan Kısa Vadede Kâr Beklemeyin
İsmail Hakkı Polat, merkezsiz finans ile ilgili detaylı açıklamalarda bulunarak şunları söyledi:
“Şu anda coğrafi ya da dijital erişim yoksulluğu taşıyan bireylerin de kolay ulaşımını hedeflenmiş olacak, bu daha önce ‘Libra’ aracılığıyla gündeme getirilmişti. Kısa sürede ise tarım gibi, iş borsaları gibi alanların da merkezsiz borsaya evrileceğini düşünüyorum.”
ICO Hüsranı Yeniden Yaşanır mı?
Polat, 2017 yılında yaşanan ICO (Initial Coin Offering- İlk Para Arzı) balonunun yarattığı hüsrana atıfta bulunarak, benzer durumun merkezsiz finans konusunda da yaşanmasından duyduğu endişeyi dile getirdi:
DAI adlı token, kendisini Tether gibi 1 ABD dolarına eşitliyor. Compound, Maker gibi oluşumların yanında, kendini DeFi gibi gösterenler de var. Yani burası sistemi değiştirecek gibi gözükürken, dolandırıcılar ve saadet zinciri gibi oluşumların da eklenmesiyle 2017’deki ICO hüsranı gibi bir durumun yaşanabileceğini düşünüyorum. Bu sebeple buraya kısa vadede kâr getiren alım-satım aracından ziyade, uzun vadeli bir iş modeli olarak bakmanın daha sağlıklı olacağını düşünüyorum.”
“Şu anda bir finans ekonomisi parasal işleyişi var, bir de reel ekonomi var. İkisi arasında bir fark var. Şu anda DeFi ile gelinen noktada, bütün bu işleyiş çıta artırılarak merkezsizleşmeye evriliyor.”
