GPT-3 son dönemin belki de en çok tartışılan ve popülerleşen yapay zekası. Özellikle iletişim kurma ve hatırlama gibi özellikleri olduğu için birisiyle konuşuyormuş gibi cevaplar verebilen ChatGTP, söz konusu kripto ve Blockchain olduğunda da oldukça fazla veriye sahip durumda. Biz de ChatGPT‘ye Bitcoin’in neden sınırlı bir arza sahip olduğunu sorduğumuzda şu yanıtı alıyoruz:
“Bitcoin, sabit maksimum 21 milyon adet arz ile tasarlandı. Bu karar, Satoshi Nakamoto olarak bilinen takma adlı kişi veya grup olan Bitcoin’in yaratıcısı tarafından verildi. Bu sınırlı arzın nedeni, yine sınırlı bir arza sahip olan altının özelliklerini taklit etmektir.
Bu tasarımın ana argümanlarından biri, enflasyonu önlemeye yardımcı olmasıdır. Enflasyon, bir para biriminin arzının talepten daha hızlı artması ve para biriminin değerinin düşmesine neden olması durumunda ortaya çıkar. Bitcoin arzını sınırlayarak, talep arttıkça her bir birimin değeri teorik olarak zaman içinde artmalıdır.
Sınırlı bir tedarik için başka bir argüman, Bitcoin’in merkezi olmayan, açık kaynaklı doğasının ilkeleriyle uyumlu olmasıdır. Sabit bir arz, para arzını manipüle edebilecek ve para biriminin değerini düşürebilecek merkezi bir otorite olmadığı anlamına gelir. Bu, merkez bankaları ve bankalar tarafından verilen ve kontrol edilen itibari para birimlerinin tersidir.
Genel olarak, sınırlı Bitcoin arzı, kıt, değeri istikrarlı ve enflasyona dirençli bir para birimi yaratmayı amaçlamaktadır.”
Peki Bitcoin Geleceğin Parası Olabilir mi?
“Bitcoin veya başka bir kripto para biriminin paranın geleceğinde rol oynaması mümkündür. Kripto para birimleri, geleneksel finansal sistemleri bozma potansiyeline sahiptir ve hızlı, güvenli ve ucuz işlemlerin yanı sıra merkezi bir otoriteye ihtiyaç duymadan merkezi olmayan bir şekilde çalışabilme gibi bir dizi avantaj sunar.
Bununla birlikte, kripto para birimlerinin karşılaştığı zorlukları ve sınırlamaları da dikkate almak önemlidir. Örneğin, kripto para birimleri hala nispeten değişken ve fiyat dalgalanmalarına karşı hassastır, bu da onların istikrarlı bir değer deposu olarak kullanılmalarını zorlaştırabilir. Ayrıca, geleneksel fiat para birimlerine kıyasla nispeten düşük benimsenme ve kullanım oranlarına sahiptirler, bu da onların bir değişim aracı olarak henüz geniş çapta kabul görmeyebilecekleri anlamına gelir.
Ek olarak, kripto para birimleri henüz geniş çapta düzenlenmemiştir ve bu da kullanıcılar için belirsizlik ve risk oluşturabilir. Ayrıca, hükümetlerin ve merkez bankalarının kripto para birimlerinin artan kullanımına nasıl yanıt verebilecekleri ve onları düzenlemeye mi yoksa kontrol etmeye mi çalışacakları da net değil.
Kısacası, kripto para birimlerinin paranın geleceğinde rol oynaması mümkün olsa da bunun nasıl gelişeceğini kesin olarak söylemek için henüz çok erken. Kripto para birimlerinin benimsenmesi ve kullanımı, istikrarı ve güvenliği ve bunların nasıl düzenlendiği dahil olmak üzere bir dizi faktöre bağlı olacaktır”
