Tahvil ve bono, verdiğiniz borç karşılığında faiz ödemesi aldığınız birer yatırım aracıdır. Devletler ve şirketler tahvil ve bono ihraç edebilirler. Tahvil, bir yıldan uzun vadeli olan; bono ise bir yıldan kısa süreli olan borçlanma araçlarını ifade eder. Eğer Devlet bir yıldan uzun süreli borçlanmak için tahvil ihraç ediyorsa buna Devlet Tahvili, bir yıldan kısa süreli borçlanmak için bono ihraç ediyorsa Hazine Bonosu denir. Diğer yandan özel sektördeki şirketler uzun vadeli borçlanmak için Özel Sektör Tahvili, kısa vadeli borçlanmak için ise Finansman Bonosu ihraç edebilirler.
Hazine ve finansman bonolarının vadeleri kısa olduğundan likiditesi oldukça yüksektir. Bu bonoları vadesi gelmeden satmak mümkündür. Finansta risksiz faiz oranı olarak kabul edilen faiz türü, tahvil ve bono faizidir. Risksiz olarak nitelendirilmiş olmasının sebebi devlet tarafından ihraç edilmesidir. Devletin borcunu ödememe ihtimali sıfır olmasa da sıfıra yakındır.
Tıpkı hisse senedi alım-satımı gibi Hazine Bonosu ve Devlet Tahvili’nin de alım satımı aracı kurumlardaki hesaplarınız ile yapılmaktadır. Hazine bonosu/devlet tahvili alım satım işlemleri saat 10:00-14:00 arası yapılıyor.
Bonolar ve tahvillerin fiyatı ile faizler arasında ters bir ilişki vardır. Faizler artınca bono/tahvilin fiyatı düşer. Düşen tahvil fiyatları ile tahvile olan talep artar.
Tahvil ve bonolarda en büyük risk, geri ödememe riskidir. Bu risk, ister devlet tarafından isterse özel bir şirket tarafından ihraç edilen tahvili ve bononun anapara ve/veya faiz ödemesinin gerçekleştirilememesi ya da zamanında ve tam gerçekleştirilmemesidir. Geri ödenmeme riskinin yüksek olduğu durumlarda tahvil ve bononun da faizi yüksek olur. Ülke riskinin yüksek olduğu bir devletin ihraç ettiği tahvilin faizi ile ülke riski daha düşük olan bir devlet ihraç ettiği tahvilin faizi arasındaki farka risk primi denilir. Genellikle özel sektör tahvilinin faizi, devlet tahvilinin faizinden yüksek olur. Çünkü devlet daha güvenilirdir.