Sosyal medya paylaşımlarında Bitcoin ETF’i başvurusu yapan BlackRock’la ilgili bazı şüphe dolu cümleler görmüştüm. Bu yazımda o şüpheleri çeşitli bakış açılarıyla masaya yatırmak istedim.
A) Teknik açıdan bakılarak acaba BlackRock bitcoin ağına müdahale edebilir mi?
B) Finansal açıdan bakılarak BlackRock bitcoin’in etkisini azaltabilir mi?
Şimdi her iki bakış açısına da bakalım. Öncelikle insanların korkularıyla öne çıkan teknik bakış açısından başlayalım: Bilinmeyen korku yaratır, bitcoin’in tam olarak nasıl işlediği kitleler tarafından bilinmediği için bu taraftan bir atağın daha çok endişe yarattığını sanıyorum.
Teknik olarak BlackRock tarafından bitcoin ağına yapılabilecek bir atağın üç türü olabilir. (Kaynak.1) Bu üç atak türünü sırayla inceleyelim:
- BlackRock, 21 milyon adet bitcoin’in şu ana kadar çıkarılmış olan 19,5 milyonunun yüzde 51’ini satın alarak ele geçirmek isteyebilir,
- BlackRock bitcoin madencilik düğümlerinin (node’larının) yüzde 51’ini ele geçirebilir,
- Firma bitcoin ağının hash-rate’inin yani hesaplama kapasitesinin yüzde 51’ini ele geçirir ve teknik çevrelerde yüzde 51 atak denilen şeyi yapar.
Bunlardan birincisinde, dünyada satışta bulunan bitcoin’lerin büyük kısmının satış yoluyla ele geçirmesi için BlackRock’un yüksek miktarlarda doları veya diğer başka tür varlıklarını blokzincir tarafına transfer etmesi gerekecektir. Bu da fena bir şey olmayacak, bitcoin’in fiyatını ziyadesiyle yukarıya taşıyacaktır.
Şu anda dünyada yedi yıl veya daha uzun süredir ellenmeyen BTC’ler yüzde 25 civarında. Bunların ne kadarının uzun dönemli Hodler’larda olduğu, ne kadarının kayıp bitcoin’ler olduğu tam olarak bilinmiyor. Ünlü fon ARK Invest’in kötü ve iyi senaryoları var, bu ikisinin ortalamasına bakılırsa, 4 milyon adet bitcoin kaybedilmiş olabilir. Satoshi’nin de 1 milyon kadar bitcoin’i olduğu düşünülüyor, tüm hodl’lerlar arasında bir numaranın Satoshi Nakamoto’nun kendisi olduğunu sanıyorum.
Her hâlükârda, BlockRock ETF fonunun yüksek miktarda bitcoin alması teknik olarak bitcoin ağına veya bitcoin protokoluna zarar verebilecek bir şey değil. Belki başlangıçta dünyada hızlı ve kaotik bir satış gerçekleşebilir ancak bu satışta BlackRock’un satın alımda kullanacağı dolar benzeri varlıkların da bu hareketle değerlerini (bitcoin’e oranla) kaybedeceklerini insanlar hayal edemiyorlar. Bunu daha önce “Neden bitcoin 1 milyon dolar olmaz” başlıklı tartışmada yaşamıştık.
İkinci teknik ihtimal olan, madencilik düğümlerinin yüzde 51’inin BlackRock tarafından ele geçirilmesi senaryosu ise insanların kafasında daha büyük bir tehlike olarak görülüyor. Bunun en önemli sebebi, PoW yani Proof of Work ile PoS yani Proof of Stake madencilik metodlarının farkının bilinmemesi. Eğer bitcoin PoS sisteminde olsaydı, o zaman madencilik düğümlerinin yüzde 51’inin veya BTC’lerin yüzde 51’inin bir oyuncu tarafından ele geçirilmesi gerçekten sorun yaratabilirdi. Örneğin böyle bir negatif senaryo Ethereum ağı için daha geçerli olabilir. Ancak Bitcoin Protokolü PoW ile çalışıyor ve daha fazla bitcoin’ininizin olması sizi bu ağda daha fazla söz sahibi yapmıyor. Yani etkiniz sahip olduğunuz bitcoin kripto parası ile ya da kontrol ettiğiniz madencilik düğümü ile artmıyor veya azalmıyor.
Üçüncü teknik saldırı ihtimalinde ise Bitcoin Ağının hash-rate’inin büyük kısmının BlackRock tarafından ele geçirilmesi söz konusu. İşte insanların asıl tehdit olarak bahsettikleri senaryo bu üçüncüsü. Bakalım bu senaryo gerçekten esaslı bir tehdit içeriyor mu.
BlackRock fonu şu anda dünyadaki en büyük beş madencilik şirketinin dördünde ikinci sıradaki yatırımcı durumunda, ilk sırada tabii ki firmaların kurucuları geliyor. Bu dört şirket, sırasıyla, Riot (BR payı yüzde 6.14) Marathon (BR payı yüzde 6.44) Cipher Mining (BR payı yüzde 0.88) ve TeraWulf, (BR payı yüzde 2.28). (Bakınız Kaynak.2)
İşte bu madencilerin ortağı olması sebebiyle BlackRock için ileride bitcoin hash-rate yani hesaplama kapasitesini ele geçirebilir ve bitcoin’in protokolünü değiştirebilir düşüncesi var. Böyle bir tehdit de aslında yok, ama neden olmadığını anlamak için blokzincirler nasıl çalışıyor onu bilmek gerekiyor. Bitcoin ağının oyuncusu olup onun protokolündeki kuralları değiştirmek isteyenler daha önce olmuştu; Bitcoin Cash ve Bitcoin SV daha önce buna kalkıştılar ve bitcoin ağından fork (çatallanma) yaptılar ve halen bu forkları içinde epey güdük olarak hayatlarına devam ediyorlar. Ağın kurallarını değiştirmek isteyen bir oyuncu tüm paydaşları ikna etmek zorunda, öyle zor kullanarak çoğunluğun istemediği bir yola gidilemiyor, ikna edemezlerse forklanıp kalıyorlar. Örneğin 21 milyon limiti değiştirip, 42 milyon yapalım dediklerinde isterse dünyadaki tüm madencilerin ortağı olsunlar, bu fikri takip eden olmadığında sadece güdük bir fork yapmış olurlar. Geçmişte alınmış bu dersleri BlackRock’un danışmanlarının da bilmemesi mümkün değil.
Bence senaryo daha yüksek ihtimalle şu şekilde olacak:
BlackRock ile yukarıda adını andığım ARK Invest arasında yakın bir ilişki olduğunu sanıyorum, bugüne kadar izlediğim hareketleri bana bunu söylüyor. Cathie Wood’un ekibi teknik analizde çok kuvvetli ve bitcoin için de derin analiz raporları var; muhtemelen BlackRock yönetimi de bu değerli raporlardan yararlanıyor, hatta belki arka planda da göründüğünden daha fazla iş birliği yapıyorlar. ARK Invest şu anda piyasadaki fonlar arasında Bitcoin için en agresif fiyat tahminleri yapanlar arasında, üstelik bunu detaylı analizlere dayandırarak yapıyorlar, 2030 yılına kadar bitcoin fiyatının 1 milyon doları geçeceği beklentisindeler. Dahası yukarıdaki madencilik şirketlerinden en büyüklerde ARK’ın da yatırımı var.
Bir başka enteresan benzerlik de şu: ARK Invest’in de bitcoin ETF başvurusu var, 21Shares isimli firma ile beraber BlackRock’un başvurusundan hemen önce onlar da başvurmuştu. Dolayısıyla SEC 2024 başında ETF’ler için kesin ve son kararını vereceği zaman BlackRock’dan önce ARK’ın başvurusuna cevap vermek zorunda.
BlackRock, Rockefeller grubunun finans dünyasındaki ana fonu ve yazılarımda sıklıkla bahsettiğim gibi bu dev enerji ve teknoloji grubu, JP Morgan ve Citi gibi ortağı oldukları bankalar aracılığıyla gerçek dünya varlıklarını tokenize etmeye başladı. Bu konuda kamuoyuna arada bir bilgi veriyorlar ve onlar da 2030’a kadar trilyonlarca mali ve fiziksel varlığı blokzincir üzerine taşıyacaklarını ilan ettiler.
Dolayısıyla finansal açıdan bakıldığında da BlackRock bitcoin’in veya kriptoların etkisini azaltmaya çalışmıyor, bunu artırmaya bile çalışıyor denilebilir.
BlackRock, bu veriler eşliğinde değerlendirdiğimde bitcoin’i batırmaya çalışmıyor tam aksine doların ve fiat paraların geleceğinden şüphe duyuyor. Petro-dollar sisteminin iki ortağından biri Rockefeller grubunun diğer ortakla aralarının bozulduğu sır değil, bundan sonra enerji emtiasını (doğalgaz ve petrol) dolar ile satmak istemiyorlar ve dolara alternatif arıyorlar. İşte bu alternatifin sınırlı sayıda üretilen ve bağımsız olan, kimsenin malı olmayan, kontrolü de kolay olmayan bir para birimi olan bitcoin olmaması için bir neden yok.
Sonuç: Bence BlackRock, bitcoin’e onu batırmak üzere müdahale etmeye çalışmıyor, aksine bitcoin’e daha yakın durup, başka bazı devlet oyuncularının bu bağımsız para birimine müdahale etmesini önlemek için pozisyon almaya çalışıyor.
Kaynak:
1) https://www.bitcoinuniversity.com YouTube kanalında “BlackRock 51% Attack Coming?” başlıklı video.
2) https://companiesmarketcap.com/bitcoin-mining/largest-bitcoin-mining-companies-by-marketcap/
