bitcoin
Bitcoin (BTC) $ 63,625.05 2.17%
ethereum
Ethereum (ETH) $ 3,128.71 2.17%
bnb
BNB (BNB) $ 607.41 1.24%
solana
Solana (SOL) $ 145.79 5.12%
xrp
XRP (XRP) $ 0.521284 1.22%
cardano
Cardano (ADA) $ 0.4699 1.95%
dogecoin
Dogecoin (DOGE) $ 0.150113 3.40%

Önce DeFi’nin Kendisi Merkezsizleşmeli

Once DeFinin Kendisi Merkezsizlesmeli 1

Geleceğin finansal işleyişi olarak lanse edilen Merkezsiz Finans (DeFi) kavramı ve oluşturduğu ekosistemin sadece Ethereum ağı üzerinden yürümesi hayati sorunlara gebe.

Bilenler bilir; 7-8 yıldan beri içinde olduğum kriptopara aleminde fiyat üzerine konuşmayı sevmem ve alım-satım önerisi veya daha doğru deyimiyle yatırım tavsiyesi isteyenlere verdiğim/vermediğim yanıtlar da pek sevimli olmaz genelde. Bu sevimsizliğim ise, bir üniversite hocası olarak kriptoparalara kısa vadede “malı götürme” umuduyla girilip çoğu zaman hüsranla biten bir alım-satım piyasasından ziyade özellikle gençler için geleceğin parasal işleyişine ilişkin deneysel çalışmaların yapıldığı ve üretilen çözümlerin günlük hayata geçiş sürecinde benzersiz kariyer ve girişim fırsatları yakalayabilecekleri uçsuz bucaksız bir iş ekosistemi olarak bakılmasını istememden kaynaklanıyor. Bu bağlamda, prensip olarak alım-satım yapmam ama sınırlı da olsa yaptığım deneme alım-satımlarını da kimselerle paylaşmam. Ancak son dönemde Merkezsiz Finansı (DeFi) anlayabilmek adına bu kuralımı çiğnemek zorunda kaldım; Şimdiye kadar Bitcoin ve türevlerini iyi-kötü birkaç deneme alımında çözüp kalan kısımları ise açıklayıcı dökümanlardan anlayabilmiştim. Ancak Merkesiz Finans, öyle sadece okumayla anlaşılacak kadar berrak değil, aksine teorik bilginin kuruluğunda sizi yanlış yollara götürecek bir kavram. Hâl böyle olunca, açtık eski cüzdanları ve daldık DeFi dünyasının derinliklerine. Ve yaklaşık 1-2 aylık alım-satım deneyimlerim gösterdi ki, geleceğin finans sistemi olma iddiasındaki DeFi’nin önünde çözmesi gereken epey bir sorun ve alması gereken de epey uzun bir yol var.

Kişisel olarak, kriptopara ekosisteminin gelecek umudu olan DeFi’nin önündeki en önemli engelin Ethereum ağının mevcut işleyişi olduğunu düşünenlerdenim. Kuşkusuz Ethereum Merkezsiz Finans ekosisteminin doğduğu ve serpilip geliştiği ağ ve halihazırda ev sahipliğini yaptığı yüzlerce DeFi platformu ve uygulaması da günlük hayatımızdaki önemli finansal problemleri manipülasyona kapalı, şeffaf ve aracıya ihtiyaç bırakmayacak çözümlerini deneyimliyor ve küresel finans ve ekonomiye yeni ufuklar açıyor. Ancak bugün itibarıyla 13 milyar dolar büyüklüğü ile günlük işlem hacminin %10’dan fazlasını oluşturan DeFi işleyişi, günlük pratikte karşımıza kritik önemde aksaklıklarla çıkmakta. Bunların başında Etherum ağının yüksek işlem ücretleri geliyor. Yıllar önce 3-5 gwei (5-10 cent) seviyesinde olan işlem başı ağ ücretleri DeFi’den sonra roket hızıyla arttı. Geçtiğimiz günlerde UNISWAP merkezsiz borsasının yaptığı hediye coin yükleme (airdrop) kampanyası sırasında tek bir işlem için 16 dolar ödemek zorunda kalan ve buna rağmen işlemleri 7-8 saate varan bir sürede gerçekleşebilen kullanıcıların tepkisi sosyal medyada bir hayli yer tutmakta ve ağ trafiği neredeyse 7/24 bu şekilde. Ek olarak, kriptolojiye uygun şekilde cüzdanların güvenli olması için açık ve özel anahtar formatında tasarlanan kullanıcı hesap no ve şifreleri, dijital okur-yazarlığı düşük kitleleri zorluyor ve hatta kriptopara piyasalarından soğutuyor. 30-40 karakterlik bir adrese gönderim için yapacağınız bir yazım eksikliği hatası, tüm tutarın heba olmasına yol açabiliyor. Yazılım geliştiriciler, merkezsizlik adına bu tasarımdan ödün verme taraftarı değiller ama onlar da sıradan vatandaşın halini anlamaktan maalesef biraz uzaktalar. İşte DeFi’nin adeta merkez üssü olan Ethereum ağındaki bu sorunları çözmek için umudu sonbaharda gerçekleşmesi beklenen Ethereum2.0 ağ güncellemesine bağlamış durumda ancak ağın kurucusu Vitalik Buterin’in yaptığı açıklamalar bu güncellemenin bırakın gelecekteki daha yoğun talebi, mevcut talebi bile karşılayacağına ikna edebilmiş değil. Kriptoparaların Bitcoin ile ilk çıktığı zamanlarda kamuoyuna “ucuz ve hızlı olma” avantajlarıyla lanse edilen bir işleyişin bu avantajını giderek kaybetmesi, geleneksel finans işleyişinin problemlerine alternatif arayışlar için buraya gelenleri de geri püskürtürse, kriptopara ekosistemi bir kitleselleşme şansını daha teper.

Kişisel olarak, çözümü DeFi’nin de ruhuna uygun olarak merkezsizleşmesinde görüyorum. Yani DeFi ekosisteminin gerek geliştirici ve işletmeci, gerekse yatırımcı ve kullanıcı kitleleri, Ethereum dışındaki merkezsiz ağ seçeneklerine bakmalı. Bu amaçla birkaç haftadan beri Tron ağı üzerinde yeni kullanıma açılan DeFi araçlarını (JustSwap, Sun, vd.) deneyimledim.  Tron’un çılgın kurucusu Justin Sun, tam bir Çin işi yapmış ve Ethereum ağı üzerindeki DeFi araçlarının neredeyse tamamını ama başarıyla kopyalayarak ortaya oldukça kullanışlı bir DeFi ekosistemi çıkartmış.  Bu kullanışlı ekosistemde Swap (token değiş tokuşu), likidite havuzu oluşturma (LP), getiri çiftçiliği (yield farming) gibi DeFi işlemlerini ışık hızıyla ve  işlem başına 1 Tron (2,5 cent) ücretle yapabiliyorsunuz. Kuşkusuz Ethereum kadar dolu ve coin çeşitliliği olan bir ekosistem değil ama işleyiş pratiği açısından geleneksel finans işlemlerini Ethereum’dan daha iyi bir alternatif. Keza, uzun bir geliştirme sürecinin ardından geçen hafta piyasaya görkemli bir giriş yapan merkezsiz yönetişim protokolü Avalanche’ın ilk tokeni AVAX da, yeni nesil ölçeklenebilir çözümüyle önemli bir ekosistem adayı olarak karşımızda. Halihazırda Binance, Crypto.com gibi kriptopara borsalarının da DeFi ekosistem platformu olmak için araç ve çözümler geliştirmesi de, yakın zamanda alternatifler arttıracak gibi.

Sonuç olarak, Merkezsiz Finans’ın gelişebilmesi için gereken ruh, yine kendi özünde yani merkezsiz veya çok merkezli olabilmesi ve öyle kalabilmesinde…

Bu makale yatırım tavsiyesi veya önerisi içermemektedir. Her yatırım ve alım satım hareketi risk içerir ve okuyucular karar verirken kendi araştırmalarını yapmalıdır.

btchaber bh logo

İsmail Hakkı Polat

1989’da Ortadoğu Teknik Üniversitesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü’nden mezun olan İsmail Hakkı Polat, 1989-2004 yılları arasında sırasıyla Siemens, Nortel-Netaş, Ericsson ve Turkcell gibi telekomünikasyon firmalarında mühendis ve yönetici olarak çalıştı. 2004 yılından bu yana Kadir Has Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde Öğretim Görevlisi olarak “Yeni Medya” dersi veriyor.
https://ismailhpolat.com





Blokzincirin ve kripto paraların, geleceği nasıl değiştireceğini bugünden öğrenin.
btch x banner
btch youtube banner
Bağlantıyı kopyala