2021 yılı blokzincir ve kripto ekosistemi için oldukça hareketli bir sene. Farklı alanlarda çıkan kripto para ve blokzincir projelerinden kurumsal tarafta artan yatırımlara, kripto sanat ekosistemindeki hareketlilikten, kripto paralara hem bireysel tüketiciler hem de medya ve kamu tarafından oluşan ilgiye kadar birçok gelişmeyi daha yılın ilk çeyreğinin sonuna kadar yaşadık.
Benim özellikle ilgimi çeken gelişmeler en fazla yeni hayata geçen blokzincir projeleri. Bu dönem başında özellikle okulda yüksek lisans öğrencilerimle incelemek için listeme aldığım yeni nesil layer1 blokzincir projelerinden yakın takip ettiğim biri de Mina Protocol. Oldukça genç, dinamik bir ekip, çok güçlü yatırımcılar, projeye inanan büyük ve en önemlisi kapsayıcı bir topluluk, ve oldukça iddialı bir sorunu çözen yeni nesil bir fikirle gelen proje. İlk token satışında da önemli ilgi gördü.
Türkiye’de de önemli bir topluluğu olan ve ülkemiz ekosisteminde iletişime aralıksız devam eden projenin whitepaper’ını inceledikten sonra daha da artan merakım üzerine projenin CEO’su Evan Shapiro ile sohbet etme imkanı buldum. Bu sohbetimin notlarını birebir kendisinin sözleri ile sizlerle de paylaşmak istedim. Keyifli okumalar..
Çağla Gül Şenkardeş: Merhaba Evan, benimle bu sohbeti yapmak için zaman ayırdığın için teşekkürler. Öncelikle bize biraz kendinden ve kripto ile nasıl tanıştığından biraz bahseder misin?
Evan Shapiro: Merhaba, öncelikle teşekkürler, benim için de keyifli bir ilk olacak. Türkiye’ye selamlar. Programlamaya her zaman çok büyük ilgim olmuştu. Bilgisayar mühendisliği okurken robot teknolojisi üzerine de çok araştırma yaptım. Lise yıllarımda kripto para ile tanıştım diyebilirim. Izaak Meckler (O(1) Labs kurucu ortağım) ve ben, o yıllarda çok yakın arkadaştık ve boş zamanlarımızda teknoloji üzerine araştırmalar yapar, mevcut trendleri takip eder, LessWrong gibi web sitelerini ve o dönem, 2011 yılı civarı Bitcoin ile tanıştım. Ve gerçekten çok etkilendim. O günden beri ekosistemi takip ediyorum, özellikle Ethereum gibi altcoinlerin gelişmelerini yakın takip ediyorum. Ve işte, o dönem üzerine çalışmaya başladığımız süper hafif blokzincir bugün Mina olarak yoluna başarılı bir şekilde devam ediyor.
Çağla Gül Şenkardeş: Şirket kurmak başlı başına heyecan verici bir yolculuk. O(1) Labs şirketi ve Mina Protocol projensi var. Benim merak ettiğim aslında neden önce O(1) Labs kuruldu? Bana O(1) Labs’in doğuş hikayesinden bahseder misiniz?
Evan Shapiro: O(1)Labs’i kurmamızın nedeni gençken hayal ettiğimiz blokzincirin ulaşabileceği noktanın henüz gerçekleşmiş olmamasıydı. Ve biz O(1)Labs ‘i yeni nesil bir blokzincir inşa ederek bu hayalimizin gerçekleşmesine yardımcı olmak için teknik bir rota olarak gördük diyebilirim. Merkeziyetsizliğe ölçeklenebilir bir şekilde erişimin kilidini açacak bir anahtar bulmak için yola çıktık. O(1)Labs ‘deki “O(1)” hesaplama karmaşıklığındaki bir kavramı temsil eder – bir algoritmanın bir işlemi gerçekleştirmesinin ne kadar süreceğini. O(1), algoritmanın girdi ne kadar büyük olursa olsun aynı süreyi aldığı anlamına gelir – bu da Mina’nın, kaç işlem yapıldığına veya blok zincirinin kaç yaşında olduğuna bakılmaksızın doğrulamak için her zaman aynı boyutta olduğunu ve olacağını yansıtır.
Çağla Gül Şenkardeş: Peki neden “Mina”? Bu ismi seçmenizdeki neden neydi?
Evan Shapiro: Mina ismini seçmemizin başlıca nedenleri Protocol’ün insanlığa odaklı oluşu ve ulaşılabilirliğini somutlaştırması ve değerlerimiz olan açıklık ve kapsayıcılığa hitap etmesi diyebilirim. Ve Mina’daki “min” bir anlamda minimalizmi ima ediyor.
Çağla Gül Şenkardeş: Herkes Mina Protocol‘ü tasarımı gereği dünyanın en hafif blokzinciri olarak biliyor. İletişimlerinizde buna çok vurgu yapıyorsunuz. Ve bildiğim kadarıyla tüm zincir sadece 22kb civarında hatta daha az olacak. Hatta sadece birkaç tweet mesajı boyutunda diye okumuştum. Bu nasıl oluyor diye sorsam? Biraz teknolojiye gireceğiz ve ben gerçekten bunu anlamayı çok istiyorum.
Evan Shapiro: Öncelikle okudukların ve bu söylediklerin doğru 🙂 Şu an Mina ile yaptığımız şey tüm işlem geçmişini boyutu birkaç kilobayt olan başka bir deyişle birkaç tweet boyutunda olan hafif, sıfır-bilgi kanıtı ile değiştirmek. Bu nedenle blokzincirin son durumunun doğru olduğunu bilmek için sadece bu küçük kanıta bakmanız yeterlidir. Bu kanıt tüm işlem zincirini indirmekten daha kolaydır. Bunun altında yatan teknoloji ise 1980’lerde bir akademik kriptografi makalesinde önerilen sıfır bilgi kanıtlarıydı. Bu aslında çok ilgi çeken bir çalışma olduğu halde yakın zamana kadar bu teorik bilginin pratik uygulamasını görmeyi sağlamak için zkSNARK‘lar ve diğer yakın zamandaki inovasyonlar ile yeterli bir gelişme kaydedilmemişti. Aslında Mina Protocol kadar kaydedilmemişti de diyebiliriz.
Çağla Gül Şenkardeş: En hafif blokzinciri olmak neden önemlidir? Bu son kullanıcı için tam olarak ne ifade edecek yada bu benim için neden önemli olmalı?
Evan Shapiro: Genellikle bir blokzincire sahip olduğunuzda, doğrulama yapabilmeniz için tüm zinciri indirmeniz gerekir, ki bu da konsensüsa ulaşmak için düğümlerin yaptığı şeydir. Zincire daha fazla işlem eklendikçe, blokzincirin boyutu büyüyor yani düğümlerin doğrulama işlemi için kaynak gereksinimleri artıyor. Bu nedenle, blokzincir teknolojisinin vaadi bir noktada merkeziyetsizlik ile gücü insanlara geri vermek olsada, blokzincirin boyutu büyüdükçe durum böyle olmayacak. Bir düğüm için büyük kaynak gereksinimleri gibi yüksek bariyerler olduğunda daha az düğüm ağa katılabiliyor ve bu da merkeziyetsizliği azaltıyor ve ayrıca ağı %51 oranla saldırılarına karşı daha savunmasız hale getiriyor.
Bitcoin ve Ethereum gibi büyük boyutlu blokzincirler olan ilk nesil blokzincirlerin aksine, Mina boyutu 22 kb olan bir zincir sunuyor. Böylelikle katılımcılar hızlıca tüm zinciri senkronize edebiliyor. Yani biraz önce bahsettiğim merkeziyetsizliğinden ödün vermeden kullanıcılarına güvenli, gizliliği koruyabilen ve esnek bir mimari tasarım sunarak ölçeklenebilirlik sorununu çözüyor.
Ayrıca Mina, güvenilir bir kurulum olmadan yinelemeli zk-SNARK ’ları uygulayan ilk üretim sistemidir. Özetle Mina diğer zincirlerden farklı şekilde tasarlanmıştır yani giderek büyüse bile son kullanıcılar için her zaman erişilebilir olacaktır.
Çağla Gül Şenkardeş: Mina’nın testnetinin farklı ülkelerden katılım ve katılımcı sayısı olarak dünyadaki en geniş ağa ulaşan en genç PoS ağı oldu diye biliyorum. Sizce geliştiriciler Mina’ya katılmak için neden bu kadar heyecanlı?
Evan Shapiro: Sanırım Mina’nın, kripto para birimlerinin şimdiye kadar ilerlemesinin önünde engel olan bazı teknik engelleri aşma vaadi, kolay erişilebilir bir blokzincirinin sunduğu avantajlar ve gerçek dünya verilerini gizliliğini koruyarak kullanabilmeye imkan veren uygulamalarla birleştiğinde heyecanlandıklarını düşünüyorum. Özellikle testnetimizdeki gibi ağdaki düğüm operatörlerimiz için Mina , kolay erişim olanağı sağlayan temel teknolojimiz aracılığıyla mükemmel bir kullanıcı deneyim yaşattı. Topluluğumuz için sunduğumuz ve token ekonomimizin önemli bir bileşeni olan teşvikler de katılımı sağlıyor ve bu güçlü topluluk geliştiriciler için de büyük bir motivasyon olacak. inanıyoruz ki geliştiriciler için bu topluluğu Mina’da geliştirmek için büyük bir motivasyon olacak. Kısa bir süre önce mainnet geçişini tamamladı Mina. Ve oldukça güçlü bir geçiş yaptık. O(1) Labs ekibi ve topluluğumuz için yoğun bir zamandı ama sonucun bu denli başarılı olması tüm emeklerimize değdiğini hep hatırlatıyor bize.
Ben sevgili Evan’dan aldığım bu yanıtlar üzerine Mina Protocol’ün Türkiye topluluğuna ulaşarak, Mina ağında düğüm yöneten Türklere de aynı soruyu sordum. Onlardan aldığım yanıtlar da Evan’ı doğrular şekilde benzer konulara odaklanıyor. Birkaçını sizlerle paylaşmak istiyorum:
(Mina ağına Türkiye’den katılan ve düğüm yöneten kişilerin kendi paylaştıkları bilgileri yine yayınlanmasını tercih ettikleri ağdaki anonim isimleri ile birebir paylaşıyorum)
Emre Piconbello: Projeyi ilk gördüğümde yapılamayacağı fikrindeydim. Piyasadaki birçok proje aynı şekillerde hedefler koyarken başka yerlerden kaybediyorlar. Araştırmam sonucunda bunun yapılabilecek bir şey olduğunu fark etmem beni heyecanlandırdı. Mina projesinde düğüm yönetmek konusunda motivasyonum ise ilerde gerçek bir fonksiyon/kullanımı olacak bir projenin parçası olmak.
Amsterdam stake club – Emre NOP: İlk katıldığım zamanlar motivasyonum, kriptonun geleceğinde PoW leri görmemem ve PoS projelerin yükseleceğini düşünmemdi. Bir arkadaşım sayesinde Mina ile tanıştım ve dahil oldum. Blockchain 1.0, 2.0’dan sonra kriptoya yeni bir bakış açısı getirmesi dolayısı ile kriptoda geleceği yer, Layer 1 bir proje olması açıkçası zorlu testlerdeki motivasyonum oldu. Ek olarak Mina ekibinin topluluktan gelen geri bildirimlere önem vermesi bana projenin bir parçası olduğumu hissettirdi.
Çağla Gül Şenkardeş: Mina Protocol için vizyonunuz nedir?
Evan Shapiro: Mina Protocol için hedefimiz sadece teknoloji devleri için değil herkes için çalışan yeni bir internet için vakfı oluşturarak daha verimli ve adil bir gelecek sağlamak. Bunu başarma şeklimiz, herkesin sistemlerin yönetimine katılmasına ve fikir, değer, ve veri alışverişi için kullandığımız merkeziyetsiz uygulamalara güç vermesine izin vermektir. Bu, iş modelleri kullanıcılar hakkında veri toplamak olan ve sonra bu verileri yeniden hedefleme kampanyalarında kullanmak için reklamverenlere satan Google, Facebook ve Amazon gibi kuruluşlar tarafından kontrol edilen ve işletilen günümüz internetinin tam tersi bir vizyon. Bu vizyonun ilk yarısı blokzincire merkeziyetsiz erişimi sağlamak için Mina’nın ulaşılabilirliğidir. Diğer bir yarısı ise Snapp’ler veya tamamen yeni bir uygulama kategorisini etkinleştiren Snarkified uygulamalardır. Snapp’ler özellik açısından Ethereum’daki Dapp’e benzer, ama üç özel ek özelliği sayesinde daha üstündür:
- Bir veri parçasının bütünlüğünü, ne olduğunu açıklamadan doğrular.
- Pahalı hesaplamaların doğru şekilde yürütüldüğünü doğrular,
- Önemli ölçeklenebilirlik avantajları.
- Mevcut internetteki verileri doğrulamakla birleştiğinde, bu Mina’nın gerçek dünya verileri ile blok zincirleri arasında bir köprü görevi görmesine izin verecektir.
Q3. Mina’nın diğer blockchain projelerine kıyasla güçlü noktalarını sormak istiyorum. Bir de gerçek hayatta yani pratikte nerelerde kullanılabileceğinin birkaç örneğini merak ediyorum.
A3: Bence Mina’nın eşsiz protocol mimarisi güçlü noktalarından bahsederken en başta geliyor. Çünkü bu bizi kolaylıkla erişilebilir blokzincirinin pratik faydalarına getiriyor ve Mina’nın merkeziyetsiz uygulamaları (Snapps) gerçek dünya verilerini gizliliği koruyarak kullanılacak şekilde farklı uygulamalarda etkinleştirebiliyor.
Her şey sadece iyi bir teknoloji ya da teknoloji ürünü ile mümkün değil elbette. Mina’nın gurur duyduğumuz bir diğer yanı ise aktif, büyük ve destekleyici topluluğumu. Kolay erişimi sağlayan temel teknolojimiz ile Mina mükemmel bir deneyim sağlıyor.
Geliştiriciler, örneğin gizliliği sağlarken kullanıcının kredi puanlarıyla merkezi olmayan bir şekilde etkileşime giren, çevrimiçi bir toplulukta katılımlarını kanıtlayan veya off-chain bir işlemi belirli bir şekilde hareket ettiren Snapp’ler oluşturabilecekler.
Şu anda bizi heyecanlandıran birçok projemiz var alında. Ve ben Mina’nın bütün bu projelerin bir parçası olmasından gurur duyuyorum. Üç kullanım durumuyla ilgili bir makale yayınladık. Bu makale bu soru için birçok ayrıntı içeriyor. Okuyucular, daha fazla kullanım örneği makalesi ve bilgisi için Türkçe Medium bloğumuza bakabilir.
Ben blogda bahsi geçen makalenin linkini de buraya ekliyorum.. Gerçekten etkileyici bir veri yönetim mimarisi.
Çağla Gül Şenkardeş: Mina ile kullanıcıların sadece blokzincire katılmakla kalmayıp aynı zamanda her işlemi akıllı telefonlarından doğrulayabilecekler diye anlıyorum
Evan Shapiro: Evet, hedef Mina’nın herhangi bir akıllı telefon, herhangi bir web tarayıcısı ve neredeyse tüm internet bağlantılı cihazların tüm zinciri tam bir düğüm gibi doğrulamasını sağlıyor.
Çağla Gül Şenkardeş: Artık Mainnet piyasaya sürüldüğüne ve çok başarılı bir ICO’nuz olduğuna göre, bir sonraki adımınız nedir?
Evan Shapiro: Gerçek dünya ile kripto arasında özel geçit oluşturmak. Diğer blok zincirleri internet ile etkileşime girmez, bu da onları gerçekten sınırlar. Ancak Mina’nın SNARK-destekli merkeziyetsiz uygulamaları (Snapps) herhangi bir web sitesiyle özel olarak etkileşime girebilir ve on-chain kullanım için doğrulanmış gerçek dünya verilerine erişebilir. Bu, kripto geliştiricilerinin dünyanın bilgilerine özel olarak erişebileceği ve bunları uygulamalarında kullanabileceği anlamına gelir. Ve bu, insanların verilerinden asla ödün vermeden kripto hizmetlerini kullanabileceği anlamına geliyor.
Ürün yol haritamız aşağıdaki ilkelerle şekillenmiştir: Sözlerimizi tutmalıyız, bu nedenle ölçülebilir, başarılabilir hadeflerle dönüm noktalarına ihtiyacımız var. Geliştiriciler, düğüm operatörleri ve diğer kullanıcılar için şu anda sorun yaratan kısımlara odaklanarak ekosistemi takip etmeliyiz. Ve topluluğu mümkün olduğunca protokol, yazılımlar ve Snapps geliştirme gibi yerlere dahil etmeliyiz. Dolayısıyla, bu nedenlerden dolayı, topluluğun neye heyecanlandığına ve hangi ürünlerin / uygulamaların ilgi gördüğüne odaklanmak için çevik ve esnek kalmak istiyoruz.
Kısa vadede kodu geliştirmeye ve performansı arttırmaya odaklanacağız. Böylece blok üreticisi düğümler için gereksinimleri azaltabilir ve kapsayıcılığı artırabiliriz.
Çağla Gül Şenkardeş: Türkiye’de büyük bir topluluğunuz var. Türk topluluğu için vizyonunuz ve düşünceleriniz nelerdir öğrenebilir miyim? Mina Türkiye Topluluğuna söylemek istediğiniz bir şey var mı?
Evan Shapiro: Evet, bu doğru. Türkiye’de 5000’i aşkın bir sayıya ulaşan bir topluluğumuz var. Türkiye bizim için önemli pazarlardan biri. Kişi başına düşen kripto akışına baktığımızda Türkiye’nin en önemli destinasyonlardan biri olduğunu biliyorum. Statista’nın araştırmasını gördüm ve Türkiye dünya genelinde 4. sırada yer alıyor. Sadece kripto para sahipliği değil, aynı zamanda geliştiriciler için de büyük bir potansiyeli olduğunu biliyorum. Türk topluluğu ile iletişimimize çoktan başladık ve dökümanlarımızı geliştiriciler için Türkçeye çeviriyoruz. Web sitemizin dillerinden biri zaten Türkçe. Eğer Türkiye’deki topluluğumuza bir mesajım olsaydı, onları Mina’ya katılmaya ve bizimle birlikte gelişmeye ve büyümeye başlamaya çağırırdım. Türkiye’deki bu alanda geliştirici olma yolunda birçok blockchain kulübü olduğunu da biliyorum, birçoğu ile ekibim iletişim halinde. Ve son olarak, kapsayıcı bir projeyiz ve çeşitliliğin gücüne inanıyoruz, blokchain’in geleceğine inanan herkesi topluluğumuzun bir parçası olmaya davet ediyorum.
*Görüşme ve röportaj ingilizce gerçekleştirilmiş olup, yazar tarafından çevirisi yapılmıştır.