Sevgili okuyucular, bir hisse senedine sahip olmak sadece alım-satım yaparak getiri sağlamak anlamına gelmemektedir. Bir hisse senedine sahip olmak, ortaklık hakkı sağlayan bir yatırım yaptığınızı ifade eder. Bu ortaklıktan doğan haklarınız şunlardır:
- Kâr payı (temettü) hakkı: Borsaya açık şirketler, yatırımcısına yıllık karından pay dağıtabilir. Dağıtmak zorunda değildir. Şirketin genel kurulunda dağıtılması uygun görülür ise dağıtılır.
- Rüçhan (yeni pay alma) hakkı: Şirket sermayesini arttırmak istediğinde önce mevcut yatırımcıya katılma hakkı sağlar. Yani elinizde 10 bin tane (lot) Akbank hissesini bulunduruyorsanız Akbank bedelli sermaye artışına gittiğinde yeni yatırımcı yerine ilk önce sizin gibi elinde hisse bulunduranlara sorar. Bunun avantajı ise daha düşük fiyattan yeni hisse almanızı sağlamaktır. Genellikle bedelli sermaye artışı sonrası hissenin değeri artış gösterir.
- Tasfiye Bakiyesine Katılma hakkı: Bir şirket kapatılıyorsa ilk önce borçlar kapatılır, kalıyorsa ortaklara pay dağıtılır. Yani tahvil sahibi yatırımcının payı ödenir, kalırsa size de ödeme yapılır. Çünkü siz ortaksınız, tahvil sahibi ise alacaklı…Sizin yasal sorumluluğunuz var.
- Şirket Yönetimine Katılma Hakkı: Teknik olarak bir tane bile hisse senedi alsanız o şirketin ortağısınız…Mesela TURKCELL’in 1 lot hissesini aldınız, genel kuruluna katılabilirsiniz.
- Oy Hakkı: Her bir hisse sahibine bir oy hakkı vermektedir.
- Bilgi Alma Hakkı: Borsaya açık şirketler her türlü bilgiyi en hızlı şekilde kamuya açıklamak zorundadırlar. Yatırımcının bilgi alma hakkı engellenemez ve sınırlandırılamaz.
Görüldüğü gibi hisse sahibinin ortaklığından doğan çok sayıda hakkı bulunmaktadır. Bu hakları bilen yatırımcı ile hakları sağlayan şirketler bir araya geldiğinde sermaye piyasası gelişebilir. Yatırımcı bir şirkete ortak olduğunu anlayabilir. Aksi taktirde borsa, bir oyun, kumar ya da tüyo avı olarak anılmaya devam eder.