Kripto paralar dijital bir savaş için güçlü bir araç olabilir mi?
Dijital ödeme teknolojisinde hangi ülkeler ittifak oluşturacak?
Deutsche Bank Ocak ayında “Ödemelerin Geleceği” isimli üç bölümlük bir seri yayınladı. Ödemeler sektörünün geçmişine, güncel durumuna ve geleceğine göz atan rapor nakit ödemelerin şimdilik hayatta kalacağını ve dijital ödemelerin hızla plastik kartla ödemelerin yerini alacağını iddia ediyor. Gelecek on yılda da dijital ödeme hizmetlerinin hızla büyüyeceği göz önüne alındığında altyapıyı geliştirmenin gittikçe daha çok önem ve aciliyet kazandığına dikkat çekiliyor.
Raporun birinci bölümünde nakit paranın bir süre daha hayatta kalmaya devam edeceği öngörülürken dijital para birimlerinin potansiyelinin küresel ekonomik güce yeni dengeler getireceğinin altı çiziliyor.
İkinci bölümde dijital cüzdanlara doğru gelişen hızlı eğilimden ve artık plastik kartların neslinin tükeneceğinden bahsediliyor. Ödeme metotlarındaki değişimler hızlı bir şekilde ilerlerken, iki teknolojik gelişmenin, kripto paralar ve P2P (Peer-to-Peer) teknolojisinin kart hizmeti sunanların işlerini bozacağı düşünülüyor.
Raporun üçüncü bölümünde dijital para birimlerinin uluslararası arenada bir Sert Güç Aracı (Hard Power Tool) olabileceğine de dikkat çekiliyor. Ödeme sistemlerinin analiziyle birlikte, bir üst sınıfa geçme ihtiyacının şart olduğu belirtiliyor.
P2P teknolojisi ödeme hizmetlerini geliştirecek
Diğer yandan yapılan analiz, kripto paraların Batı ekonomilerine yapacağı olası bozucu etkiye yeni bir rasyonalite de getiriyor. 90’lı yıllardaki telekomünikasyon inovasyonlarının internet hizmetlerinin gelişmesine yardım ettiği gibi, bugün de kripto paralar için yapılan blokzincir inovasyonları ve P2P teknolojisinin, günümüzdeki ödeme hizmetlerini geliştireceği aşikar. Bu anlamda, kilit noktanın bir satıcıyla ödeyen arasındaki nakit takası olduğu da düşünülürse, rapora göre: “ Bireyler arasında nakit olmayan transferlere olanak tanıyan P2P ödemelerin ve e-Cüzdanların gelişimi kart platformlarının bozulmasına yol açacak. Bir uygulama, direk bir banka hesabına bağlanır ve e-Cüzdan takasının gerçekleşmesini sağlar. Bu platformlar ticari işlemlerde yaygın halde kullanılırsa, kestirme yol sundukları için, müşterilerine kart hizmeti sunan işletmeler için sorun olabilir.” Dolayısıyla kripto paralar ticari bir bankaya veya kart platformuna ihtiyaç duyulmadan P2P olarak işlem görebildiklerinden var olan sistemi bozabilir ve değiştirebilirler.
Dijital ödeme hizmetlerinin gelişiminde, Çin ve Hindistan gibi gelişen piyasalar dünyada öncü. Deutsche Bank şöyle açıklıyor:“ Dünyaya öncülük edecek şekilde dijital ödemeler altyapısı geliştiren Çin’deki gelişmelerden ödemelerin geleceği konusunda çok fazla sonuç çıkarabiliriz. Ülkede, online ödemelerin değeri GSYH’nin üç çeyrek toplamına eşit ki buda 2012’deki oranın iki katı. Bugün, Çin’de mağaza içi satın almaların yarısının hemen altında bir kısmı bir dijital cüzdanla yapılıyor- bu gelişmiş pazarlardakinin çok çok üstünde bir seviye.”
Küresel ekonomik gücün merkezi değişebilir
Raporda dikkat çeken bir tahmin daha var, “Çin (ve Hindistan) elektronik, kripto, ve P2P stratejileri geliştirdikçe, küresel ekonomik gücün merkez üssü değişebilir. Çin kendi merkez bankası tarafından desteklenen bir dijital para birimi üzerinde çalışıyor ve bu yumuşak veya sert bir güç aracı olabilir. Aslında, eğer Çin’de faaliyet gösteren şirketler dijital Yuan’ı benimsemeye mecbur bırakılırlarsa, bu mutlaka doların global finansal piyasalardaki yerini yıpratacaktır.”
Serinin üçüncü bölümünde Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Christine Lagarde’ın sözleri de alıntılanmış: “ Stablecoinler hakkında kişisel kanaatim, artık çağın ilerisinde olmamız gerekliliğidir. Belli ki dışarıda cevap vermemiz gereken ciddi bir talep var.” Nitekim Lagarde Davos’daki Dünya Ekonomik Forum’unda yaptığı yorumlarla da bu düşüncesini destekledi.
Raporda, gelişen ekonomilerde yeni teknolojiler sebebiyle değişen hizmetler sektörü yeni olası bir krize sebep vermeden, Batılı hükümetlerin biran evvel konuyu ele alıp düzenleyici kurallar çıkarması gerektiği öneriliyor. Son bölümde belirtildiği gibi, yeni sisteme uyum için yerel hükümetlerden ve düzenleyici kurumlardan sağlanacak bir meşruiyete mutlaka ihtiyaç var: “ Bu meşruluğu kazanmak için, kripto para birimlerinin fiyat istikrarına kavuşması ve satıcılarla tüketicilere avantajlar sunmaları gerekmektedir. Ayrıca ödeme hizmetleri piyasasında küresel erişime izin vermeleri de gerekir. Bunun için de, önemli paydaşlarla ittifaklar oluşturulmalı: mobil uygulamalar, kart hizmeti verenler ve perakendeciler.”
Bütün bu açıklamalar göz önüne alındığında kripto paraların dijital bir savaş için güçlü bir araç olabileceği gittikçe daha çok belli olurken, dijital ödeme teknolojilerinde hangi ülkelerin ittifaklar oluşturacağı sorusu da daha çok önem kazanmakta.
Kaynak: Forbes