Önceki bir yazımda değindiğim bir konuyu önemli olduğu için bu yazıda iyice irdelemek istiyorum. Konumuz Bitcoin’nin basın ve kamuoyunda benzer araçlara kıyasla farklı algılanması.
Bir örnekle açıklayayım: Benzer farklı algılama uçak ve alternatifi diğer taşıt araçları arasında da yıllardır görülür. Allah göstermesin karayollarında bir trafik kazası olsa dört kişi hayatını kaybetse bu basın için çok büyütülecek, kayda değer bir haber değildir. Ancak bir uçak kazası olsa ve üç kişi hayatını kaybetse, hele bir de olay büyük bir şehirde gerçekleştiyse, duruma göre canlı yayına bile geçilir, olay yerinden görüntüler aktarılmaya çalışılır vs. Yıllarca Türkiye’de haber ajanslarında ve uluslararası haber organlarında çalıştığım için bu konuyu çok yakından biliyorum.
İstatistik çalışmalarına göre uçak ile seyahat, karayollarında otomobil, otobüs vb araçlarla yolculuktan çok daha güvenlidir. Ancak yine de insanlar uçaktan daha çok korkar. Otobüs ya da otomobil fobisi diye bir şey yoktur ama uçak korkusu diye bir olgu vardır. Ne yapsanız o insana uçağa binmeye ikna edemezsiniz.
O nedenle basında da kamuoyunda da herhangi bir olayın içinde uçak varsa, olay hemen farklı algılanır ve büyür. Hiçbir zaman otobüste kavga çıktı diye bir haber görmezsiniz ama uçak yolcularının yaşattıkları bazı kavgalar zaman zaman haber bile olur.
Bu durumun sebebi ne olabilir diye baktığımızda iki seçenek ön plana çıkıyor: Birincisi sıradan insan için hâlâ devasa bir metal yığınının göklerde uçması anlaşılmaz gizemli bir hadise. İkincisi insan doğası gereği yerde olmaya alışık, yukarılarda olmak hele hele göklerde uçmak hiç alışıl olmadığı bir durum. Uçak demek insanın alışık olduğu ortamdan çok farklı bir ortama geçişi demek. Elbette bu alışık olmadığı ortamda kişiler her an tetikte olmaya güvensiz hissetmeye eğilimli oluyor. En ufak bir yanlışta uçağın düşeceğini herhangi bir yedek araç ya da plan olmadığını ve kurtuluş şansı bulunmadığını düşünüyorlar.
Bu iki temel sebep baktığımızda Bitcoin ve genel olarak kriptoparalar için de geçerli. İnsanlar uçağın teknik olarak havada nasıl durduğunu çok bilmese de en azından 100 yıldır bunun gerçekleştiğini görüyor. Oysa dünyanın %98’i arkasında herhangi bir merkezi otorite olmayan yazılımların nasıl para gibi kullanıldığına ilk işlemlerden bu yana 11 yıl geçmesine rağmen hâlâ pek akıl erdiremiyor. Bitcoin şu an insanlık için uçaktan hatta belki uzaylılardan bile daha gizemli bir konu.
İkinci etki de son derece önemli. Dünyanın bugün alışık olduğu klasik bir para ve finans sistemi var. İyi işliyor kötü işliyor ama insanlar bu sisteme alışık. Kriptopara alemi ise normal finans piyasaları kurallarının pek işlemediği bambaşka bir evren. İnanılmaz kârlar ve zararlar oluşabiliyor. İşlemler bazen müthiş hızlı ve ucuz bazen de olmadık şekilde yavaş ve pahalı gerçekleşebiliyor. Risk, getiri ve kayıplar görülmemiş boyutlara ulaşabiliyor.
Bu nedenle basın bir olayın içinde kriptopara veya Bitcoin geçiyorsa hemen o haberi farklı yansıtıyor. Olayın içinde benzer başka araçlar olsa onları ön plana çıkarmayacak. Ama hem kendisi bilmediği için hem de kamuoyunun çok daha fazla dikkatini çekeceği için Bitcoin’i çok ön plana çıkarıyor.
Örneğin bir dolandırıcılık ya da saadet zinciri şebekesi işlemlerinde dolar vb. kullansa haber “Dolar dolandırıcıları” ya da “Euro saadet zinciri” başlığı ile çıkmaz. Ancak senelerdir “Bitcoin dolandırıcıları”, “Kriptopara saadet zinciri” vb. başlıklar görüyoruz.
Aynı şekilde bir suçlu gelir elde etmek ya da para kaçırmak için Bitcoin vb. kullanmışsa hemen işin bu boyutu ön plana geçer. Oysa başka bir olayda kanun dışı gelir elde eden bunu nakit dolar vb. ile yaptıysa kimse o yöne dikkat çekmez. Basın ve kamuoyu derken elbette sadece Türkiye’yi de kastetmiyorum. Bütün dünyada durum böyle.
Geçtiğimiz yıl yaşanan büyük Twitter hack’lenme olayını hatırlayın. Koskoca Twitter’ın güvenliği çökertilmiş, en tanınmış kişilerin hesapları ele geçirilmiş ve suçlular takipçileri kandırarak Bitcoin elde etmeye çalışmıştı. Güya çok yüksek gazetecilik standartlarında çalışan uluslararası medya bile olayı Bitcoin dolandırıcılığı olarak lanse etti. Koca koca insanlar bu olayın Bitcoin’e olan güvenini sarsacağını iddia etti. Oysa burada güvenin sarsılması gereken yazılım Twitter. Olmayacak bir açık vermiş. Sistemin güvenliği kepaze olmuş. Kimse Twitter’dan bahsetmiyordu herkes Bitcoin’i konuşuyordu. Bir hacker Bitcoin isterse büyük olaydır ama başka bir araç talep ederse dolar altın vs olayın o kısımları hiç görülmez.
Sanki Bitcoin icat olunmadan önce hiç suç işlenmiyordu, suçlular da nakit dolar euro altın vb. kullanmıyordu. Örneğin meşhur bir Türk hacker Ercan Fındıkoğlu dünya çağında kurduğu organizasyonlarla ATM’lerden 55 milyon dolar çaldı. “Parayı Yorgan Yapan Hacker” olarak tanındı. “Doları Yorgan Yapan” demedi kimse. İşin ilginci konu hakkında CBS kanalına konuşan gizli servis ajanı Dave Beach çalınan dolarların çoğunun nakit olduğu için takip edilemediğini ve geri alınamadığını söyledi! Aynı olay Bitcoin’de olsa dünya ayağa kalkardı. Oysa suçta kullanılan Bitcoin’ler özel tekniklerle genel olarak takip edilebiliyor. 3 Twitter hacker’ından 2’si Bitcoin işlemlerinden tespit edilmişti.
Finansal güvenlik tarafında da durum farklı değil. İstatistikler açıktır, Bitcoin’de 4-5 sene kalan kişi her türlü yatırım aracından daha fazla kazanmaktadır. Bütün o iniş çıkışlara rağmen tıpkı uçağın otobüsten daha güvenli olması gibi Bitcoin de diğer alternatif araçlardan (nasıl hareket edeceğinizi biliyorsanız) finansal olarak daha güvenlidir. Ancak tıpkı uçak korkusu olan bir kişiyi uçağa binmeye ikna edemeyeceğiniz gibi Bitcoin’i kategorik olarak reddetmiş kişileri de Bitcoin’in güvenli olabileceği konusunda bir düşünceye sevk edemezsiniz. İnsan alışkın olduğu çevreyi terk etmek istemiyorsa yapacak bir şey yoktur. Buna da saygı duymak gerekir.
Kriptoparalar ve Blockchain hakkında yazıp çizen, düşünen bizler daha uzun süre bu farklı algı ortamına çalışmak durumumdayız öyle görünüyor. Buna hazırlıklı olmalıyız.