Blokzincir ve kripto para dünyasının önemli isimlerinden Cemil Şinasi Türün, Erkan Öz ve İsmail Hakkı Polat Paribu sponsorluğundaki BTCHaber canlı yayını KriptoVeteran’da buluştu.
KriptoVeteran buluşmalarının on dördüncüsü dün gerçekleştirildi. Kripto para dünyasının üç tanınmış ismi canlı yayında bir araya gelerek, geçtiğimiz günlerin önemli gelişmelerini değerlendirdi. Bu bölümün ana gündem maddeleri şu şekildeydi:
- Resmi Gazete’de yayımlanan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın kripto para yönetmeliği
- Bu yönetmelik ne anlama geliyor?
- Kripto para kullanıcılarını nasıl etkiler?
Neler Konuşuldu?
İsmail Hakkı Polat son günlerin gündem maddelerinden olan kripto paraların ödemelerde kullanılmasına ilişkin yönetmelik hakkında kısa bir bilgilendirme yaptı, kripto paralara yönelik ilk yönetmelik olduğunu dile getirdi ve sözü Erkan Öz’e bıraktı:
“Bu Rusya modeli. Alışverişte kullanılmıyor ama alım satım serbest. Devlet burada dijital lira ödemelerinin ağırlık kazanmasını istiyor olabilir. İşleri basitleştireyim vergi takibi yapılcağı zaman işim kolaylaşsın diyor da olabilir.
Kripto para alıp satanlar açısından bir değişiklik yok. Doğrudan bu alanda çalışıp işsiz kalanlar oldu. Türkiye’nin yeniliğe yaklaşımı açısından kötü oldu. Yurtdışına haber çok yanlış yansıdı.”
Cemil Şinasi Türün, yönetmelikte yer alan ödeme kelimesinin muallaklığına ve söz konusu ödeme kuruluşlarının devlet ve merkez bankası açısından yaratabileceği potansiyel açıklıktan bahsetti:
“Bu merkez bankasının denetiminde olan ödeme kuruluşlarını ilgilendiriyor. Kripto paralar merkez bankasının kontrolünde, denetiminde, uhdesinde olan bir şey değil. Ama burada açık konuşalım. Sen Bitcoin’in sahibi misin? İki ticari işletme kendi aralarında bir alışveriş yaptığında nasıl ödeyeceklerine kendileri karar verir. Taşla da öder dutla da öder armutla da öder. Bunun kanunda adı var. Buna semen deniyor. Parapa, Param, İninal, TCKN ile eşleştirdiğinde 500 bin liralık limit veriyor. Ben bu kartı sana verdim Süleyman’a verdim, onlar bunu istediği gibi harcayabilir. Bu kartların çok rahat el değiştirebilme birden fazla açabilme gibi özellikleri var. Kripto para ile birlikte düşünüldüğünde merkez bankası açısından devlet açısından daha da tehlikeli bir hal alıyor. Takibi iyice zorlaşıyor. Banka kartlarında geçerli değil çünkü üzerinde adınız yazar. Papara benzeri kartlarda bu yok.
Ödeme kelimesi muallak kalmış. Tanımı yapılmamış. Ama ödeme aracılığı yapan firmaların aracılık yaptığı ödemelerde şeklinde. İki kişi/işletme kendi arasında ticareti istediği şekliyle yapar. İyi yazılmamış bir kere. Herhangi bir yerle bağlantısını kuramıyorsun.”
Daha sonra izleyicilerin dijital paranın doğasına ilişkin sorduğu bir soruyu yanıtladı:
“Dijital para oluşturulursa, devlet yapılan her harcamayı takip edebilir. Fungible nitelikte olması söz konusu değil.”
Polat, son günlerde oldukça volatil bir hal alan kripto para piyasasını sordu: “Kripto para piyasasında ne oluyor? Genel seyir içinde normal midir?”
Öz şu şekilde konuştu:
“Düzeltmeler normal ancak bir günde %15’e varan düşüş tuhaf oldu. Nedeni FUD olabilir. Bir Twitter hesabının paylaştığı ABD’deki kuruluşlara operasyon düzenlediği şeklinde bir haber vardı. Hashrate ve Bitcoin balinalarıyla ilgili haberler de çıktı.
Diğer taraftan, bu sene düzeltmeleri hafif yaşıyoruz. En serti Ocak ayında oldu BTC %32 düşüş kaydetti. Kimse hatırlamıyordur, çünkü uzun zamana yayılmıştı. Burası dünyanın en zor piyasası. Wall Street’in kurtları kuzu haline geliyor bu piyasada.”
Polat da düzeltmeler ve strateji sahibi olmak hakkında konuştu:
“Düzeltmelerin normal olduğunu bilmek lazım. Kurumsal ve bireysel ilgi düzeltmeleri geciktiriyor. Strateji oluşturmadan girdiyseniz, Bitcoin düşüş sezonuna girdiğinde mallar elinizde kalacak demektir. Üç dört sene elde tutmak zorunda kalacaksınız. O yüzden gelişmeleri takip etmeniz ve değerlendirmeniz, çaldırmamak için de güvenliğini sağlamanız gerekiyor. “
Türün de Öz ve Polat’a katıldı ve “Hepsini ciddiye almanız lazım” dedi, küçük yatırımcıyı uyardı ve ekledi:
“Hepimizin birlik halinde durması ve aynı şeyleri söylemesi, aynı tweet’leri atması gerekiyor. Böyle yaparsak Fatih Altaylı bölemez bizi.”
