“Kripto para bizim kültürümüze yatkındır, hatta medeniyetimize de…”

Kripto Paralar

Oldukça zorlu bir yılı geride bırakırken, kuvvetli paralara karşı güvenin bir azaldığı bir arttığı dalgalı dönemler geçirdik diyebilirim.

Bir taraftan dış uzaya açılma faaliyetleri hem özel sektör hem de devletler tarafında devam ederken, diğer taraftan pandeminin verdiği hasarı azaltma çabaları da devam etti diyebilirim.

Bu süreçte öne çıkan en önemli gerçek şu oldu: Kendi kendine yeten kişiler, kurumlar ve sistemler ayakta kaldı. Diğerleri ise yok olmaya doğru geri sayım halindeler. “Köklüyüz, eskiyiz” diye övünen firmaların anlaşıldı ki zor şartlarda 2,5 ay gibi bir ömrü varmış. Birçok firmanın uzaktan çalışma kapasitesi ve altyapısı yokmuş. Ayrıca şirketlerini hiyerarşiyle yöneten patronlar çoğunlukta olduğu için içine düştükleri zorluğu “anonim” bir çözümle atlatmayı bilemediler. Şirketin içinde kahraman yaratmaktan hoşlanmadıkları için, personel rotasyonu yüksek oldu ve bu sebeple kurumsal hafıza oluşturmadıkları için doğru teşhis koyamadılar.

Tüm bunlar dijitalleşmenin ve doğru teknolojik altyapıyı oluşturmanın sadece masrafları azaltmak için değil, güzel zamanlarda karlılığı artırmak, zor zamanlarda da hayatta kalmak için gerekli olduğunu bizlere gösterdi.

Kripto paraların “otonom, anonim, connected, update edilebilir, çok bulutlu” yeni dünyanın değiş tokuş, değer saklama, tasarruf ve yatırım araçları olacağına dair kanaatler bu süreçte arttı desem yalan olmaz.

“Kripto para bizde hep vardı..”

Belki çoğu kişi unuttu. Eskiden bakkallarda veresiye defteri vardı. Yani mahallede alış veriş edilir, parası ay başında ödenirdi. Eğer kişinin kredibilitesi yüksek ise elbette alış veriş gücü de ona göre yüksek olurdu. İtibar seviyesi mahallede konuşmaya gerek kalmadan oluşan anonim bir değerdi ve hiçbir zaman şaşmazdı. Zorluğa giren olursa yardım gelir ve zaman içinde itibar geri kazanılırdı. Adeta mahallenin toplam bir itibar değeri vardı ve kişilerin davranışlarına göre dağıtılırdı.

Ben o zamanları yaşamış olduğum için, bugünüm gençlerine göre kripto paralara inancım daha yüksek. Çünkü cepten para çıkarmadan alış veriş yapabilmek gibi bir güzelliğe sahip çocukluk yaşadım. Bakkaldan alış veriş ettiğimiz gibi, fotoğrafçıda resim çektirir, kırtasiyeden defter kalem alır, hatta köşedeki eczaneden kolonya alır eve dönerdik. Annem ve Babam’ın evdeki müzik setinden apartmana klasik müzik ve pop müzik yayını yapması büyük beğeni toplar, komşulardan zeytinyağlı ya da farklı yemek ikramları gelirdi. Gelen tabakların içi çikolata ya da şekerleme doldurulur ve geri gönderilirdi. Kimse bunu yaptı diye övünmez, fakir de düşmezdi. Herşey doğal dengesinde devam ederdi. Nasıl ? Rüya gibi değil mi ? Ancak bunları biz yaşadık Dostlar.

O zamanlar zengin olmaya gerek yoktu. Çünkü hayat bizleri kendi kendimize yetmenin güzelliğine alıştırmıştı. Kimsenin de başkasının servetinden haberi yoktu. Herkes aynı yerlerde oturur aynı mekanlarda yemek yer, dolaşır, sinemaya veya maça giderdi.

Kripto paraların bir nebze de olsa bu eski güzellikleri geri getirmesini, 2021 ‘in de sağlık ve mutluluk getirmesini diliyorum.

Emre Alkin

Emre Alkin

Prof. Dr. Emre Alkin; Saint Michel Fransız Lisesi'ni 1987 ve İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’ni de 1991'de bitirdikten sonra, 1993 yılında İstanbul Üniversitesi’nde lisansüstü eğitimini tamamladı. 1996 yılında Doktorasını yine aynı Üniversite'de tamamlayarak ve 1997'de “doçent”; 2002 yılında ise “profesör” unvanını aldı. 1999-2003 yılları arasında İMKB Başkan Danışmanlığı, 2000 yılında TİM Genel Sekreterliği, Vergi Konseyi Üyeliği görevini yürüten Prof. Dr. Emre Alkin; Çukurova Holding, Doğan Holding, Anadolu Holding ve Altınbaş Holding’de görev yaptı. Çeşitli gazetelerde ekonomi köşe yazarlığı, TV8, SKYTÜRK, A HABER, CNNTURK, TRTHABER, TV100 gibi televizyon kanallarında ekonomi yorumculuğu yapan Prof. Dr. Emre Alkin, Dünya Gazetesi’nde “Paylaşmasak Olmazdı” isimli sayfasıyla içimizdeki kahramanlara yer vermektedir. Altınbaş Üniversitesi Rektör Yardımcılığı yapmış olan Alkin, İzmir’in spor kulüplerinden Göztepe Sportif A.Ş.’de Yönetim Kurulu Üyesi ve Türkiye Futbol Federasyonu Genel Sekreterliği de yapmıştır. 2017 - 2019 yılları arasında Galatasaray Sportif A.Ş. Bağımsız Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yapmıştır . Alkin, “Uzlaşmazlık Çözümü” konusunda şirketler ve kamu arasında ulusal ve uluslararası çalışmalara katılmaktadır. Ödeme Sistemleri, Mobil Teknolojiler, Finans ve Mali Konular ile ilgili uluslararası şirketlerde görev yapmaktadır. Prof. Dr. Emre Alkin’in; “Risk Management”,“Finansal Aracılığın Evrimi”, “Bankalarda Risk Yönetimine Giriş”, Yalın Alpay’la birlikte kaleme aldığı “Dünden Bugüne Gaziantep”, “Her Şey Ekonomi Değil” , "Paylaşmasak Olmazdı”, “Fikret Mualla’nın Sanatı” ve 2017 yılının en iyi iş kitabı seçilen “Olaylarla Türkiye Ekonomisi” isimli, biri İngilizce olmak üzere sekiz kitabı bulunmaktadır. Ayrıca insan ilişkilerinin dünden bugüne evrimi üzerine yazdığı “Seve Seve Aldattım” isimli kitabı da 2017'nin çok satan kitaplar arasında yer almıştır. 2018 Eylül ayında çıkan "Mükemmeli Arayan Kadın" isimli ilk romanı ile de büyük ses getirmiştir. 2019 yılının Kasım ayında çıkmış olan "İktisattan Çıkış " kitabı oldukça beğenilmiş ve tüm geliri Mutluluğun Adresi Sosyal Yardımlaşma Derneği'ne bağışlanmıştır. Prof. Dr. Emre ALKİN, iki çocuk babası olup, Türkçe, İngilizce ve Fransızca konferanslar vermektedir.
https://emrealkin.com/tr/

Yanıt verin

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Türkiye'nin Uzman Kadrolu Kripto Haber Platformu
bitcoinBTC/TRY
540.150,72 TL 3,06%
ethereumETH/TRY
34.719,29 TL 4,09%
tetherUSDT/TRY
19,14 TL 0,34%
bnbBNB/TRY
6.268,61 TL 2,09%
usd-coinUSDC/TRY
19,09 TL 0,33%
xrpXRP/TRY
8,32 TL 3,35%
cardanoADA/TRY
7,04 TL 2,88%
dogecoinDOGE/TRY
1,48 TL 3,94%
staked-etherSTETH/TRY
34.659,48 TL 4,15%
matic-networkMATIC/TRY
21,72 TL 2,37%
Bağlantıyı kopyala