bitcoin
Bitcoin (BTC) $ 63,739.08 1.38%
ethereum
Ethereum (ETH) $ 3,047.65 2.02%
bnb
BNB (BNB) $ 558.57 0.08%
solana
Solana (SOL) $ 142.20 1.38%
xrp
XRP (XRP) $ 0.516137 2.98%
cardano
Cardano (ADA) $ 0.488843 5.73%
dogecoin
Dogecoin (DOGE) $ 0.15272 0.31%

Bitcoin 2020: Yıkılmadım, Ayaktayım

Bitcoin 2020 Yilmadim Ayaktayim 1

2020 yılı sizin de aklınıza “Acaba Maya Takvimi’ni yanlış mı hesapladık?” sorusunu getirmedi mi?

Yılın başından beri dünyanın başına gelmeyen kalmadı: Yangınlar, depremler, kazalar, bombalar ve tabii ki tüm hayatımızı baştan sona etkileyen, yeniden şekillendiren, sayesinde yeni normallerimizin olduğu Covid-19 pandemisi, ve beraberinde gelen ekonomik kriz.

Bir tek meteor çarpmadı derken o da biliyorsunuz teğet geçti.

Yılın bitmesine henüz 2 ay var ama yaklaşan Amerikan Başkanlık seçimleri ve artan Covid-19 vakaları ile karantina kararları global olarak yeni belirsizlikleri önümüze koyuyor.

Bu yıl insanlık için gerçekten yeni meydan okumaların yaşandığı bir yıldı. Bitcoin ve kriptoparalar için de!

Mart’ın ortasında, pandeminin tüm dünyada panik yarattığı günlerde hatırlarsınız BitMex kaldıraçlı vadeli kontratların sarmal likiditasyona girmesi ile Bitcoin fiyatı neredeyse sıfırlanıyordu. Likiditasyonu tetikleyen ise o dönemde kurumlar ve bireylerin nakde dönme ihtiyacı nedeniyle oluşan satış dalgasından Bitcoin’in de nasibini alarak fiyatın düşmesiydi.

Ancak küllerinden neredeyse tekrar doğan Bitcoin, özellikle kurumsal firmaların yüklü alımları ile kriptopara ekosistemindeki dijital altın konumunu da güçlendirdi. Bu dönemde özellikle düşük faiz ortamı ve enflasyonun şirket sermayelerinde meydana getirdiği erimeyi önleyebilmek amacıyla kurumsalların yeni bir finansal yatırım aracı olarak Bitcoin’e yönelmesi ayrı bir trend oluşturdu.

DeFi, bu yılın özellikle Mayıs ayından itibaren katlanarak büyüyen hacmi ile kriptopara ekosistemine damgasını vurdu. Birbirinden farklı diyebilmeyi çok istediğimiz, ancak çoğu birbirinin kopyası olan, inovatif olan projeler kadar, scam ve amatörce yapılmış kontratlara da inanılmaz varlıkların kilitlendiğini, muhteşem yükselişleri kadar trajik fiyat düşüşleri gördüğümüz, hatta yaratıcıları tarafından herhangi bir parasal değeri yok denen token’lara bile 45 Bin USD’ye varan seviyelerde fiyatların oluştuğu ultra absürt bir oyun bahçesi. Veya benim deyimimle “finansal araçların AR&GE Laboratuvarı.” Her ne kadar içinde Decentralized – Merkeziyetsiz ifadesi geçse de, ve henüz merkeziyetsizlik namına aday bir proje göremesek de ileride bu alanda para ve sermaye piyasası araçlarına alternatif merkeziyetsiz ürünlerin yaratıldığını göreceğiz.

Eylül ve Ekim aylarındaki KuCoin borsasının hacklenme olayı (yaklaşık 200 MM USD varlık çalındı – NOT YOUR KEYS, NOT YOUR COINS, anahtarlar sende değilse, para da senin değil o halde), BitMex’e karşı Amerika’nın açtığı savaş, CTO’nun tutuklanması, Hayes’in istifası; OKEx borsasındaki dolandırıcılık girişimi ve çok yakın zamanda olmazsa olmaz DeFi hacklenmelerinden Harvest Finance hack’i de Bitcoin’i yıkmadı, yıldırmadı, daha da güçlendirdi.

Ve son olarak PayPal yılın bombasını patlatarak ilk etapta Amerika’da başlamak üzere Bitcoin ile birlikte 4 kriptopara için kendi uygulaması üzerinden alım/satım/saklama hizmetlerini vermeye başladı. Yıllardır konuşulan, dönem dönem viral olan söylemler artık gerçeğe döndü. Her ne kadar henüz ödemelerde kullanılamasa da PayPal’in bu hamlesi özellikle kriptopara ile henüz tanışmamış, temkinli yaklaşan kitleler için regüle bir ortamda kolaylıkla alım/satım imkanı vermesi açısından önemli. Zaten Bitcoin ile kahve almak isteyen kim var ki? Dursun o cüzdanlarda:)

Gelelim CBDC’lere, yani Merkez Bankaları Dijital Paralarına…

2020’ye damgasını vuran ayrı bir başlık da bu oldu. Hali hazırda belirli şehir ve bölgelerde aktif hale gelen Çin başta olmak üzere neredeyse her ülkenin MB’sı tarafından çalışılan bir konu.

Cemil hocanın ifadesiyle kriptoparaların yükselişi, Merkez Bankaları Dijital Paralarının (MBDP) hayata geçmesini hızlandıracak. Katılıyorum. Kendisinin de yazısında belirttiği üzere özellikle Haziran 2019’da V1.0 White Paper’ını yayınlayan ve anında Amerika ve Avrupa’dan veto yiyen Libra’ya bir refleks olarak daha da hızlandı bu çalışmalar. Tabii Çin’i ayrı tutmakta fayda var. Çin 2013’te Bitcoin’in “devlet ve para” ilişkisini sona erdirebileceğini öngörerek bu tarihten itibaren CBDC adıyla olmasa bile (Çin’deki projenin adı DCEP) çalışmalarına başlamıştı.

Şunu da söylemeden geçemeyeceğim: Merkez Bankaları Dijital paraları kitlelere cüzdan kullanımı kolaylığı / alışkanlığı ve bu sayede mikro ödemeleri düşük maliyetle gerçekleştirmek dışında ilave herhangi bir yenilik sunmayacak. Tabii EFT’lerin 7/24 gerçekleşmesi dışında. Ülkemizdeki teknolojik bankacılık altyapısı dünyadaki benzer yapılar ile kıyaslandığında tartışmasız bir şekilde çok iyi gelişmiş durumda. Türkiye’deki bankalar arası TL para transferleri artık neredeyse anlık olarak gerçekleşiyor. Avrupa’da aynı bankanın aynı şubesi içindeki hesaplar arası yapılan transferler ertesi iş günü, bankalar arası transferler ise 3-4 iş günü sonunda gerçekleşiyor. O nedenle Türk insanı için MB Dijital para cüzdanının getireceği en önemli kullanıcı yeniliği yukarıda dediğim gibi 7/24 para transferi yapabilecek olması.

Devletlere faydası ne olacak? O kadar çok olacak ki… Bir kere artık devletin yepyeni bir gözetim aygıtı olacak! Nakit ile kayıt dışında tutulabilen tüm para trafiği, ekonomi artık kayda girecek.

Bunların artıları ve eksilerini listelediğimizde işte bu noktada devletin çıkarı ve halkın çıkarı ayrışıyor.

Devletin ana geliri halkından topladığı vergiler. Vergi politikası ve uygulamaları ne kadar şeffaf, adil, dürüst, tabana yaygın olursa devletin de o kadar sürdürülebilir bir gelir yapısı olacak, halkının güvenini kazanacak. Zaten böyle sağlıklı ve güvenli işleyen yapılarda sorumluluk bilinci taşıyan basiretli her kişi devletin normlarına uygun bir ekonomik ve ticari faaliyeti gönüllü olarak gerçekleştirecek.

Ancak devletin vergi uygulamalarının halkın gözünde adil olmaması, güçlüyü kayıracak şekilde yozlaşmış bir vergi politikası izlenmesi, ve vergi yükünün küçük işletmelerin ve bireylerin üzerinde ağırlaşması durumunda kayıt dışı ekonomiye doğru bir yönelim gözlemlemek mümkün. Kayıt dışı / gayriresmi ticaretin de olmazsa olmazı Nakit.

Şimdi MBDP’larının hayata geçtiğini, ve tüm ekosistemde kullanımın zorunlu! hale geldiğini düşünün. Fırından ekmek alıyorsunuz. Demir para vereceksiniz, fırıncı kabul edemiyor, çünkü artık geçersiz. Cüzdanınızdan fırının cüzdanına transfer yapıyorsunuz. Taksiye biniyorsunuz, Yine cüzdandan cüzdana transfer. Evinize gelen temizlikçinize bile ödemeyi artık dijital olarak yapacaksınız.

Herşey kayıt altında olacak. Her yapılan transfer devlet tarafından görülecek, gözetlenecek, raporlanacak. Artık devletin vatandaşın her türlü gelirinden bilgisi olacak, ve bunları kolaylıkla vergilendirebilecek. Kayıt altına alınan aktivitelerin devlete sağlayacağı vergisel gelir faydası inkar edilemez. Ancak bu devletin vergi politikalarını iyileştireceği anlamına gelmiyor. Tam tersine şeffaf bir yapı sunmadığı için – MBDP’ları bir blokzincir çözümünden ziyade dağıtık kayıt defteri teknolojisini kullanabilecek belki ama bu kayıtlar asla şeffaf ve erişilebilir olamayacak, en azından şimdilik – elde ettiği gözetleme gücüyle de daha fazla otoriter yapılara yaklaşması kaçınılmaz olacak! Olaya sadece vergisel açıdan yaklaşarak örneklemeye çalıştım. Bunun çok daha derin boyutları olacak. Harcama alışkanlıklarınız, sağlık durumunuz, tatile gittiğiniz, yemek yediğiniz yerler vs. Kişisel gizliliğe dair hiçbir seçeneğinizin kalmayacağı, merkezi olarak denetlenme, takip edilme ihtimalinizin olduğu bir ortam hayal edin!

Kısacası MBDP alkışlanacak bir uygulamadan ziyade vatandaşın daha fazla endişelenmesini gerektiren bir ortam hazırlıyor olacak.

Hali hazırda birçok farklı platformlarla birlikte çalışabilecek, konuşabilecek dağıtık kayıt sistemleri hayata geçiyor. MBDP’nın vaad ettiği kapsayıcılığı, devletlerden bağımsız, açık kaynak kodlu, şeffaf, esnek projeler de sağlayabiliyor. Hem de sınırlara takılı kalmadan, global olarak anlık çözümler de sunabiliyor.

O nedenle MBDP’larının ne olduğu, nasıl kurgulandığı, gözetim koşullarının ne seviyede olacağı sorgulanması gerekecektir. Bunun sorgulanabilmesi için de birey olarak belirli bir finansal ve teknolojik okuryazarlık ve farkındalığa sahip olunması gerekiyor.

Sonuç

Bu yazı bir yatırım tavsiyesi değildir. 2020 yılının Bitcoin ve kriptopara ekosistemindeki etkilerini yüzeysel olarak anlatmaya çalıştık.

Her zaman kendi araştırmanızı kendiniz yapın, yatırım kararlarınızı kendi araştırmalarınız çerçevesinde oluşturmaya gayret edin diyoruz. İnanılmaz dinamik bir ekosistem. Her gün yeni bir geliştirme, uygulama hayatımıza giriyor. Bunları tabii ki de anlık takip etmek çok zor. Bu nedenle bilgi kaynaklarınızı mümkün mertebe çeşitlendirmenizi öneririm.

Bu makale yatırım tavsiyesi veya önerisi içermemektedir. Her yatırım ve alım satım hareketi risk içerir ve okuyucular karar verirken kendi araştırmalarını yapmalıdır.

btchaber bh logo

Ebru Güven

Ebru Güven, Marmara Üniversitesi İngilizce İktisat bölümünden mezun olduktan sonra profesyonel bankacılık kariyerine 1997 yılında başlamış ve 2018 Mayıs ayına kadar Türkiye'nin saygın bankalarında, ağırlıklı kurumsal bankacılık olmak üzere genel müdürlük ve şubelerde çeşitli görevlerde bulunmuştur.
https://www.btchaber.com





Blokzincirin ve kripto paraların, geleceği nasıl değiştireceğini bugünden öğrenin.
btch x banner
btch youtube banner
Bağlantıyı kopyala